kirde kebabı

Merhaba,

bugün restoranımda kirde kebabı yapınca sizinle de paylaşmak istedim. Ege ye ait diyebileceğimiz bu lezzetin saray mutfağından miras kaldığı bilinmektedir.En basit tanımı ile halk arasında kaygana diye bilinen kreplerin arasına et sote konularak sunulan  bu lezzetin üzerine  yoğurt ve en üste de pul biberli yağ ile tamamlamak gerekiyor.

Öncelikle birer demet taze soğan,taze nane,çarliston biber,maydanoz ve dereotunu  güzelce ayıklayıp yıkadım ve ince ince doğradım.5 yumurta,3 su bardağı un,bir litre süt ve yeşillikleri bir kapta iyice karıştırarak elde ettiğim krep hamuru ile mümkün olduğunca küçük bir tavada kreplerimi pişirdim.Bu malzemelerle tahminen 20-22 adet krep elde ediyorum.

Diğer tarafta  2-3 adet yemeklik doğranmış kuru soğanı ve 4-5 diş ince doğranmış sarımsağı zeytinyağında pembeleştirdikten sonra 600-700 gram kadar dana kuşbaşını üzerine ilave ettim ve etler suyunu salıp çekene kadar pişirdim.Pişen etlerin üzerine ince doğranmış 3 çarliston biber,2 kapya biber,5 adet domates,toz karabiber,tuz,kekik ekleyip hepsinin tamamen pişmelerini bekledim.

Artık kirde kebabını oluşturma zamanı; servis yapacağım tabağa bir krep koyup üzerine et soteyi döşedim ve üzerini bir kreple kapadım,istenirse bunu bir kat daha yükseltmek mümkün ama bence o zaman porsiyon çok büyük oluyor veya bir kalıpla krepleri daha küçük hale getirirsek o zaman ikinci katı çıkmak mantıklı olur diye düşünüyorum.En üstteki krebin üzerine biraz sarımsaklı yoğurt ve yoğurdun da üzerine pul biber ve yağ karşıımını gezdirdiğimiz zaman kirde kebabımız yenmeye hazır demektir,ben yanında bolca kıvırcık salata ile sunum yapıyorum.Ama aslında sunum tamamen sizin hayal gücünüz ve o lezzetin yanına neyi yakıştırdığınıza bağlıdır.Şimdiden afiyet olsun.

ZEYTİNYAĞLI PIRASA

Çocukluğumun en gözde yemeklerindendir pırasa,Fakat evlendikten sonra ne zaman pırasa veya taze bakla yapsam yarısını da kayın valideme götürürdüm, nedeni basit:onların evinde de bizim evde de sadece biz hanımlar yiyorduk beyler ağzına bile sürmüyordu.Ama zaman içinde ben ısrarla pırasa pişirmeye devam ettikçe artık eşimde dayanamadı hele bir de oğlum da pırasayı sevdikten sonra inanılmaz bir başarı kazanmış oldum.

Ben pırasaları mümkün olduğu kadar ince seçiyorum ,büyüklerden kalan alışkanlık yine de en üst katını soymaya dikkat ediyorum iç yapraklar daha yumuşak oluyor sanki.

1 kg pırasaya 6-7 küçük havuç,1 küçük çay bardağı pirinç,1 tatlı kaşığı şeker,göz kararı tuz ekliyorum,

Pişirmeye gelince önce kabuklarını soyup verev doğradığım havuçları 2-3 yemek kaşığı zeytinyağı ile biraz soteledikten sonra havuçlar hafif yumuşayınca yine verev doğranmış pırasaları ekliyorum,1 çay bardağı sıcak su koyup tencerenin kapağını kapatıyorum ve pırasaların biraz yumuşamasıyla beraber artık pirinçlerin,şekerin ve tuzun eklenme zamanı gelmiş oluyor.Tüm malzemeler eklenince artık o muhteşem pırasa kokusu mutfağımı sarana kadar kısık ateşte pişiriyorum.

Ben zeytinyağlı tüm yemekleri biraz bekledikten sonra yemeği seviyorum ama buzdolabında değil ev ısısında 3-4 saat bekletip yumuşak bir ılıklıkta yerseniz çok enfes bir tat yakalamış olursunuz.

Deneyin beğeneceksiniz ,şimdiden ellerinize sağlık,lezzet dolu günler dilerim. 

 

www.mezeren.com.tr
www.facebook.com/mezeren
instagram.com/mezerence/

KÖFTELİ NOHUT AŞI

Soğuk kış günlerinde biz hanımlar ne yemek yapsak diye düşünmeye başlayınca hemen aklımıza nohut veya kuru fasulye gelir ama çok çok sıradan bulup vazgeçeriz,yani en azından benim için öyle olur.O nedenle hep acaba ne yapsam da klasik bir yemeği cazip hale getirsem diye kendimle mücadele ederim,hem böyle olunca ev halkı için yeni bir
 yemek gibi geliyor.Rahmetli babaannem nohutu tavuklu, bazende bezelyeyi misket köfteli  yapardı hatırladım ve hemen uygulamaya geçtim.

köfte için tarif vermek gerekirse eğer 1 yumurta,1/2 kg dana kıyma,tuz,karabiber,kimyon,rende soğan karıştırılıp top köfteler yapılır.Biliyorsunuz ki eğer nohutlu bir yemek yapacaksanız bir gece önceden ıslatmak en doğru harekettir ama unuttuysanız ya da ani bir kararla nohut yapmak isterseniz nohut düdüklü tencerede haşlayabilirsiniz.Bu arada haşlanan nohut kokusu muhteşem olur,bayılırım.
Kuru soğanları yemeklik doğrayıp sıvı yağ ile kavurdum ,soğanlar sararmaya başlayınca salça ekleyip biraz daha kavurdum ve kaynar su ekledim.Su kaynar olduğu için köfteleri de ekledim ve pişerek suyun üzerine çıkmalarını bekledim,zaten bundan sonra da tek yapılacak iş nohutları ve istediğim baharatları eklemek.

Evet bence çok güzel görünüyor,siz isterseniz biraz da  yeşil mercimek veya erişte de ekleyebilirsiniz,tamamen hayal gücünüze kalmış.Afiyetler olsun,lezzetle kalın.

www.mezeren.com.tr

mezerenmutfak: BİR EGE ESİNTİSİ İÇ BAKLA

mezerenmutfak: BİR EGE ESİNTİSİ İÇ BAKLA: Merhaba, güneşli bir pazar gününü geride bırakmak üzereyim ve bugün güneşi gördükçe içim ısındı.Güneş her zaman moral oluyor bana ve sank...

BİR EGE ESİNTİSİ İÇ BAKLA

Merhaba,

güneşli bir pazar gününü geride bırakmak üzereyim ve bugün güneşi gördükçe içim ısındı.Güneş her zaman moral oluyor bana ve sanki tüm sıkıntılarımdan,dertlerimden arınıyorum.Bu kadar kolay mı sıkıntılardan kurtulmak demeyin,önemli olan kurtulmayı istemek güneşte buna vesile oluyor işte:))
Sabah erken kalktım ve akşam için yemeklerimi hazırladım,içlerinde kuru baklanın resmini çektim bu sebeple size bugün kuru bakla tarifi vermek istiyorum.

Malzemeler:
yarım kilo kuru bakla
3-4 adet kuru soğan
5-6 diş sarımsak
3 orta boy domates
1 demet maydanoz
tuz,karabiber

Kuru baklaları bir gece önceden ıslatın.Ertesi sabah sularını döküp yeni su ekleyerek biraz diri kalacak şekilde pişirin.

Kuru soğanları yemeklik doğrayıp istediğiniz miktar zeytinyağında kavurun ve ince doğranmış sarımsakları da ilave edin.Renkleri dönmeye başlayınca kabuklarını soyup çok minik doğradığınız domatesleri ,tuzunu,karabiberini  ekleyin ve bırakın lezzetleri birbirine karışsın.Bu öyle güzel bir karışım ki sadece bunu bile ekmek banarak yesem doyarım inanın.
Sosumuz kıvam alınca diri pişirdiğimiz iç baklaları da ilave edelim ve pişmelerini sabırsızlıkla bekleyelim.Tencerenin altını kapadıktan yaklaşık 10-15 dakika sonra servis edeceğimiz borcama aktaralım ve üzerine bolca ince doğranmış maydanozla soframızın baş köşesine alalım.,
Afiyetler olsun,sofranız lezzet ve neşe dolsun
                                                 

                                                             

www.mezeren.com.tr

https://www.facebook.com/mezeren

İMAM BAYILDI

İMAM BAYILDI

Yine mi patlıcan dediğinizi duyar gibiyim ama çoookk güzel oluyor ne yapayım:)

Hep etli ve kıymalı yemek ana yemek diye düşünüyoruz fakat  imam bayıldı tek başına bir öğün için yeterli olur  dedim ve sizin için hazırladım,hadi buyurun kolları sıvayalım ve imam bayıldı yapalım.

Patlıcanlar çok uzundu bende alaca soyduktan sonra ortadan ikiye böldüm gayette güzel oldular yani illede karnıyarıklık patlıcan arayışına girmeye gerek kalmadı.

Malzemeler: 4 adet patlıcan

3-4 adet domates

4 adet kuru soğan

5-6 diş sarımsak

bence bolca maydanoz yani 1 demet gibi

3-4 çarliston biber

yeterince sızma zeytinyağı

kızartmak için ayrıca sıvı yağ

Yapılışı:

Patlıcanları alaca soyup 15-20 dakika kadar tuzlu suda bekletelim ki acısı gitsin,sonra iyice kurulayıp kızartalım ve tepsiye dizelim.Patlıcanlar biraz soğuyunca ortalarını uzunlamasına açalım ve hatta bir tatlı kaşığı ile içlerini biraz bastıralım ki içini rahat dolduralım.

Diğer tarafta soğanları piyazlık doğrayalım ve zeytinyağında pembeleştirelim,yavaş yavaş diğer malzemeleri ekleyelim,Yani soğanın yanına irice doğranmış sarımsakları,(mümkünse kabukları soyulmuş )küp doğranmış domatesleri,halka doğranmış çarliston biberleri,tuz ve karabiberini de ekleyip malzemeleri biraz öldürelim.Daha sonra bu iç malzemeyi patlıcanların karnına yerleştirelim ve üzerlerine tahminen 1-1,5 çay bardağı kadar su gezdirip tepsimizi 170-180 derecede fırına verelim.20-25 dakika sonra harika imam bayıldılar sofranızı süsleyecektir,afiyet olsun.

Sevgiyle ve lezzetle kalın.

www.mezeren.com.tr

https://www.facebook.com/mezeren

KÖZ PATLICAN ÇORBASI

                                                   KÖZ PATLICAN ÇORBASI


Merhaba,
bu kadar soğuk havalarda ne yersek yiyelim önce bir çorba içmek isteriz sanırım.Ben aslında yazın bile çorbasız bir öğün geçirmekten yana değilim,Çorba hem mideye bir rahatlık verir hem de çok açken direk bir kızartma veya hamur işi gibi ağır bir yemek sizi bir süre sonra rahatsız edecektir.İşte bu rahatsızlığın önüne de geçmiş olursunuz çorbayla.

Şu patlıcan da ne kadar çok amaçlı bir sebze yahu;közle salata yap,çorba yap,kızart kıymayla musakka yap,başka sebzelerle kızart karıştır sosla olsun sana şakşuka,olmadı kuşbaşı etle güvece koy muhteşem patlıcan güveç olsun,baktın o da olmadı köfteyle patlıcanı tepsiye diz ver fırına işte sana patlıcan dizme veya yapalım bir karnıyarık kıyma koymayalım olsun imam bayıldı bitti zannetmeyin patlıcan oturtma küser vallahi ,söğürtme var,köpoğlu var,meşhur Afyon böreği var,Abant kebabı,Beykoz kebabı ve daha neler neler.Eh madem bu kadar kullanışlı bizde hemen çorbasını yapalım hadi kolay gelsin.

Malzemelerimiz;

• 2 adet orta boy patlıcan
• 2 yemek kaşığı zeytinyağı
• 2 yemek kaşığı un
• 1 su bardağı süt
• 1 su bardağından biraz az su
•  kırmzı pul biber
• 
  
• Patlıcanları yıkayıp bir kaç yerinden bıçakla işaretleyip 180-200 derece fırında közleyerek başlayalım çorbamızı yapmaya.
• Közlenen patlıcanlar soğuyunca kabuklarını soyup irice doğrayalım.
• Bir tencereye yağı koyalım unu ekleyelim ve unun kokusu çıkana kadar kavuralım,kıvamını alınca sütü ve suyu ekleyelim.Bu karışıma közlediğimiz patlıcanları ekleyip blender dan geçirelim,klasik olacak evet ama 1-2 taşım kaynadıktan sonra ocağı kapatalım.Çorbamızı servis ederken üzerine pul biber ekleyebilirsiniz.
• Şimdiden afiyet olsun.

FIRINDA KAŞARLI MANTAR

Bu tarifi çok seveceksiniz hatta diyebilirim ki mantarlı bir yemek yapmak istediğinizde ilk aklınıza gelen tarif bu olacak.

1 kg mantar
4 adet iri kuru soğan
4 adet domates
6 adet çarliston biber
tuz,karabiber
dilim kaşar peynir

Mantarları büyüklüklerine göre ikiye veya dörde böldükten sonra iyice yıkayıp küp doğradığımız soğanlarla birlikte wog tavada ocağa koyalım.Mantarlar önce sularını bırakacaklar,sularını çekmeye başladıklarında doğranmış biberleri ve domatesleri ,tuzunu karabiberini de ekleyip iyice pişmelerini ve sularını çekmelerini bekleyelim.

Suyunu çeken mantarları borcama dökelim ve üzerlerine dilim kaşar peynirleri koyarak fırınlayalım.

İşte karşınızda fırında kaşarlı mantar,afiyetler olsun.
Lezzetle sağlıkla kalın.www.mezeren.com.tr

ELMALI KURABİYE YAPALIM

Size bir tarif yazmayalı bir hayli oldu farkındayım ancak bu aralar yani yılbaşı siparişleri dolayısıyla oldukça yoğun bir dönem yaşadım.Ama olayları tatlıya bağlayalım bu ihmali ortadan kaldıralım diye bir tatlı tarifiyle karşınızdayım,hem pratik hem de hafif bir tatlı üstelik.
Hadi buyurun elmalı kurabiye yapalım.Önce malzemeler:
250 gram margarin(maalesef margarinsiz güzel olmuyor denedim)
1 çay bardağı zeytinyağı
2 çay bardağı şeker
2 su bardağı yoğurt
1 çay kaşığı karbonat
aldığı kadar un
 iç malzemelerimiz ise ; 3 elma,tarçın,ceviz içi veya fındık

Hamur için ihtiyacımız olan tüm malzemeleri  karıştırdıktan sonra 4 eşit parçaya bölünür her bir parça yuvarlak açılarak küçük küçük üçgenler şeklinde kesilir.Her üçgenin geniş kenarına iç malzeme konularak ince uca doğru yuvarlanır.

Bütün hamuru bu şekilde bitirelim ve önceden ısıtılmış 170 derece sıcaklıktaki fırında kurabiyelerimizi rengi hafif dönene kadar pişirelim.Soğuyan kurabiyelerimizin üzerine pudra şekeri dökerek servis yapabiliriz.

www.mezeren.com.tr

Afiyet olsun,lezzetle kalın.

www.mezeren.com.tr

HAMSİ TAVA

Kışın en lezzetli yemeklerinden biri de balıktır,ama hamsi ayrı bir lezzettir.Ben hamsiyi mutlaka kılçıklarını alarak temizlerim böylesi bence daha makbul.

Hamsinin tavasını yaparken de önce tüm hamsileri güzelce ayıklayıp,yıkayıp

 sularının süzülmesi için süzgece koyup bekleyelim.

                              RUH HALİME UYGUN YEMEK TÜRLÜ

Saat 16.30 neredeyse akşam olmuş yani ve akşam için yemek yapmadım daha.Bu ruh halime en uygun yemek sanırım türlü ,bakalım buzdolabında ne malzemelerim var.Yaşasın çiğken hiç hoş görünmeyen ama pişince bence  muhteşem bir tada sahip patlıcan var,kabak var,kapya biber var,domates var,çarliston biberim var eh tamam işte.

                          Patlıcanları alaca soyup küp doğrayıp tuzlu suya koydum.Türlüyü yapmaya önce ağlamak ve rahatlamak için soğandan başladım,3 orta boy kuru soğanı diş diş doğradım tencerenin dibine dizdim,3 domatesi de küp doğrayıp beni ağlatan hain soğanların üzerine attım,öcümü aldım onlardan,altta kalanın canı çıksın dedim kendi kendime ve gülümsedim.Sonra sırasıyla patlıcanları ,küp kabakları,küp kapya ve çarlistonları koydum,eh aralık ayındayız ama benim yazdan hazırladığım domateslerim var diye hiç salçayla bağlantı kurmadım bile.Tuz,karabiber,ve benim vazgeçilmezim fesleğeni ekledim,sızma Edremit zeytinyağı da yardıma geldi artık tamamdır,ocağı yaktım  ve tencerenin kapağını kapamadan önce tenbih ettim sebzelere “sizden muhteşem bir lezzet bekliyorum ,her birinizin lezzeti birbirini geçsin karmaşa yaratın “ dedim.Tencerenin kapağını açmadan sadece tencereyi sallayarak karıştıralım sebzeleri ki buhar dışarı çıkmasın su eklememize ger ek kalmasın.Veee  en fazla 35-40 dakika kısık ateşte kalan sebzelerle muhteşem lezzete yolculuk. 

Allahım ne güzel sebzeler yaratmışsın biz hayal gücümüzle üretelim diye ve sana şükürler olsun  bana da hayal gücü verdiğin için.Afiyet olsun yemek dostlarım sevgiler.

BİR YAZ ETKİNLİĞİ

Yaz mevsimi gibisi var mı dersem kış severler bana kızmasınlar lütfen.Güneş sanki güne değil de içime doğuyor o muhteşem yaz günlerinde.Günü farklı güzel gecesi farklı keyifli.

Taaa 25 Mayıs ta Elibelinde cam ocağında idi,dostlarımızı yalnız bırakmadık,sergi heyecanını birlikte yaşadık,eh Mezeren içinde bir tecrübe oldu,bakarsınız seneye bizde sarmalarımızla orada oluruz.

 

KAŞARLI SİNİ KÖFTE

                                                          KAŞARLI  SİNİ KÖFTE

Ben size yine uzun uzun malzeme listesi ve tarif vermeye gerek görmüyorum.Kıyma ile rendelenmiş soğan,ezilmiş sarımsak,tuz,kimyon,kırmızı toz biber,galeta unu,yumurta ve biraz zeytinyağını yoğurup elde ettiğimiz köfte harcını tabanı yağlanmış bir borcama elimizle yayalım ve borcamın üzerini folyo ile kapatarak 180 derece ısıdaki fırında 20-25 dakika tutalım.Daha sonra folyoyu kaldıralım ve köftelerin üzerine dilimlenmiş kaşar peynirleri,halka doğranmış domates dilimlerini,onların üzerine de çarliston biber dilimlerini bir kürdan ile tutturarak tekrar fırınlayalım.Kaşar peynirler eriyip kızarmaya başlayınca tepsiyi fırından alalım.Köftelerimiz afiyetle yenmeye hazır.
Bu arada eğer isterseniz 3-5 patatesi soyup tuzlu suda haşlayalım,çatralın tersi ile iyice ezelim ve üzerine karabiber,rende muskat,süt ve zeytinyağı ekleyip karıştıralım,köftelerin yanında iyi bir yardımcı servis seçeneği olacaktır.
Hatta isterseniz püreyi de bir borcamda üzeri kızarıncaya kadar fırınlayabilirsiniz.

ATAMIZIN SEVDİĞİ MEZE FAVA TARİFİ

Bugün Mezeren'de Ulu Önderimizin sevdiği yemekleri yaptım.Favayı da severmiş yaptım ve tarifini paylaşmak istedim.

Fava kuru iç bakla ile yapılıyor,hemen hemen her büyük markette bulmanız mümkün bu bakliyatı.
Malzemelerimiz kuru bakla,soğan,sarımsak,limon,tuz,zeytinyağı,dereotu.

Ben baklayı akşamdan ıslatmaya gerek duymuyorum,bir tencereye 500 gr kuru baklayı,2-3 adet dörde bölünmüş kuru soğanı ve 4 diş sarımsağı bir tencereye alıp üzerini örtecek kadar su ekleyerek orta ateşte pişirelim.Baklalar eriyecek kıvama gelene kadar suyu eksilirse azar azar su ekleyerek pişirme işlemine devam edelim.İyice pişen baklaların üzerine tuz,limon suyu,zeytinyağı ve yarı demet  doğranmış dereotu ekleyip blendırdan geçirelim.
Son olarak kare borcama elde ettiğimiz koyu kıvamlı karışımı boşaltalım,kaşığın tersi ile yüzeyini düzeltelim ve üzerine zeytinyağı gezdirelim.İsteğe göre kalan yarım demet dereotu ile de üzerini süsleyelim.Aiyet olsun.